Kaya Kalite Göstergesi (RQD)

Kaya Kalite Göstergesi (RQD) : Bu parametre karotiyerin bir ilerlemesinde içerisine almış olduğu karot parçalarından, doğal süreksizliklerle birbirinden ayrılmış olan ve 10 cm ve daha uzun olan silindirik şeklini koruyabilmiş parçaların toplam uzunluğunun, manevra boyu'na oranının yüzde olarak ifadesidir.Kaya kalitesi'nin belirlenmesinde yaygın olarak istifade edilen bu parametre ;

RQD = (10 cm ve daha büyük olan karotların toplamı / Manevra Boyu) x 100

Sağlam Katot Verimi (SKV)

Sağlam Katot Verimi (SKV) : Bu parametre karotiyerin bir ilerlemesinde içerisinde almış olduğu karot parçalarından, silindirik şeklini koruyabilmiş onların manevra boyu'na oranının yüzde olarak ifadesidir.

Toplam Karot Verimi (TKV)

Toplam Karot Verimi (TKV) : Bu paramatre, karotiyerin bir ilerlemesi sonucu (manevra boyu) içerisine aldığı karot parçalarının toplam uzunluğunun, karotiyerin ilerleme boyuna (Manevra Boyu) oranının yüzde olarak ifadesidir.

Siderofil-Kalkofil-Litofil Elementler

V.M. GOLDSCHMIDT 1922'de elementlerin Yerküresindeki dağılımını , jeokimyasal sınıflandırma yöntemine göre 3 grup altında toplamıştır.

Siderofil Elementler : Bunlar metalik demirle birlikte bulunma eğilimi gösteren , atomik özelliği nedeniyle diğer elementlerle kimyasal bileşimler yapmaya elverişli olmayan, nabit metal halinde, elementlerdir.

Başlıca Örnekleri : Fe,Co,Ni,Pt,Au,Mo,Sn,C,P,Ge,Os dır. Bunlar daha çok yerin çekirdeğinde bulunur.

Kalkofil Elementler : Bunlar, kükürtle kolayca birleşme eğilimi gösteren , kükürte karşı kimyasal yakınlığı (affinitesi) olan elementlerdir ; genellikle sülfürleri meydana getirirler ve en çok yerin manto kısmında bulunurlar.

Başlıca örnekleri : S,Cu,Zn,Pb,As,Sb,Bi,Ag,Hg,Cd dır.

Litofil Elementler : Bunlar oksijenle kolayca birleşme eğilimi gösteren , oksijene karşı kimyasal yakınlığı (affinitesi) fazla olan elementlerdir.Çoğunlukla oksitleri ve silikatları meydana getirirler ve en çok yerkabuğunun bileşimine katılırlar.

Başlıca örnekleri : O,Si-Al,Fe,Mg,Na,K,Li,Ca,Mn,Sr,Ba,Ti,W,Cr,Zr,F,Rb,Be ...

Kaynak : İhsan Ketin (Yerbilimlerine Giriş Cilt 1)

Yerin ısı akısı

Yerin içinden yeryüzüne doğru akan ısı enerjisine ''yerin ısı akısı" (Terrestrial heat flow) denir.Bunun değeri jeotermik gradyana bağlı olduğu gibi,ısının içinden geçtiği kayaç kütlesinin ısı iletkenliğine de bağlıdır.Diğer bir deyimle, bir cismin içerisindeki ısı akısının miktarı (q) , cismin termik gradyanı (r) ile ısı iletkenliği (K)'nın çarpımı kadardır. (q=Kr)

Kaynak : İhsan Ketin (Yerbilimlerine Giriş Cilt 1)

Jeotermik Gradyan (Geothermal gradient)

Yer sıcaklığının derinlikle artma hızına Jeotermik Gradyan (Geothermal gradient) denir. Volkanik olmayan bölgelerde jeotermik gradyan ortalama olarak 100 metre derinlik için 2°C - 3°C veya kilometre başına yaklaşık 30°C dir.Fakat bu kabaca bir ortalamadır; gerçekte jeotermik gradyan yeryer çok farklılık gösterir ve 100m. derinlik için 1°C dan daha küçük veya 5°C den daha büyük değerler alabilir.

Kaynak : İhsan Ketin (Yerbilimlerine Giriş Cilt 1)

Jeotermal Rezervuar

Jeotermal Rezervuar:

İşletilmekte olan jeotermal sistemin sıcak ve geçirgen kısmını tanımlar.Jeotermal sistemler ve rezervuarlar; rezervuar sıcaklığı, akışkan entalpisi, fiziksel durumu, doğası ve jeolojik yerleşimi gibi özelliklerine göre sınıflandırılırlar. Örneğin jeotermal rezervuarda 1 km derinlikteki sıcaklığa bağlı olarak sistemleri iki gruba ayırmak olasıdır.

a.) Rezervuar sıcaklığının 150°C' dan düşük olduğu, düşük sıcaklıklı sistemler: Bu tür sistemler genelde yeryüzüne ulaşmış doğal sıcak su veya kaynar çıkışlar gösterirler.

b.) Rezervuar sıcaklığının 200°C' dan yüksek olduğu yüksek sıcaklıklı sistemler: Bu tür sistemler ise doğal buhar çıkışları (fumeroller), kaynayan çamur göletleri ile kendini gösterir..

Kaynak : http://www.eie.gov.tr/turkce/jeoloji/jeotermal/11jeotermal_enerji_nedir.html

Jeotermal Sistem

Jeotermal Sistem: Yeraltındaki hidrolik sistemi bütün parçaları ile birlikte (beslenme alanı, yeryüzüne çıkış noktaları ve yeraltındaki kısımları gibi) tanımlamakta kullanılır.

Kaynak : http://www.eie.gov.tr/turkce/jeoloji/jeotermal/11jeotermal_enerji_nedir.html

Jeotermal Saha

Jeotermal Saha: Yeryüzünde bir jeotermal etkinliği gösteren coğrafik bir tanımdır. Eğer yeryüzünde herhangi bir doğal jeotermal çıkış yoksa, yeraltındaki jeotermal rezervuarın üstündeki alanı tanımlamakta kullanılır.

Kaynak : http://www.eie.gov.tr/turkce/jeoloji/jeotermal/11jeotermal_enerji_nedir.html

Bor Kullanım Alanları

Bor Kullanım Alanları

Çok geniş ve çeşitli alanlarda ticari olarak kullanılan bor mineralleri ve ürünlerinin kullanım alanları giderek artmaktadır. Üretilen bor minerallerinin % 10'a yakın bir bölümü doğrudan mineral olarak tüketilirken geriye kalan kısmı bor ürünleri elde etmek için kullanılmaktadır.Bor mineralleri ve ürünlerinin kullanıldığı sanayi dallarına aşağıdaki gruplarda toplamak mümkündür.

.Cam sanayi
.Seramik sanayi
.Temizleme ve beyazlatma sanayi
.Yanmayı önleyici (geciktirici) maddeler
.Tarım
.Metalürji
.Nükleer uygulamalar
.Diğer kullanım alanları

Kaynak : MTA

Tabakaların içlerinde görülen birincil inorganik sedimanter yapılar

Tabakaların içlerinde görülen birincil inorganik sedimanter yapılar

· Laminalar
· Çapraz tabakalanma
· Tırmanan ripıl laminasyonu
· Tüysü tabakalanma
· Dalgalı tabakalanma
· Merceksi tabakalanma
· Dereceli tabakalanma
· İnce ardışımlı tabakalanma
· Kaba ardışımlı tabakalanma

Tabakaların üst yüzeyinde gözlenen birincil inorganik sedimanter yapılar ve izleri

Tabakaların üst yüzeyinde gözlenen birincil inorganik sedimanter yapılar ve izleri

· Çamur çatlakları
· Yağmur izleri
· Kristal iz ve kalıpları
· Çamur ve kum volkanları
· Ripıllar
· Rill izleri
· Oygu ve dolgu yapıları

Göl ve Deniz Ortamını Birbirinden Ayıran Kriterler

Göl ve Deniz Ortamını Birbirinden Ayıran Kriterler

1.Göller denizlere nazaran daha az derindir.
2.Göller denizlere nazaran daha az alan kaplar
3.Göller denizlere nazaran daha az kalınlıktaki sedimanları oluşturur.
4.Göller denizlere nazaran daha kısa jeolojik tarihçeye sahiptir.
5.Göllerde ekinoid,brakyapod,mercan ve cephalopodlar bulunmaz.Bunlar tatlı sularda yaşayamazlar .Bu yüzden denizleri karakterize ederler.